ULUSAL İLETİŞİM AĞI

10 Eylül 2010 Cuma

Dünya Çocuklarıyla Dünya Barışını Sağlamak Mümkün Olabilir mi?

10 Mart 2008



İçinde bulunduğumuz onlu yıllar bütün dünyada büyük dönüşüm ve değişimlerin yaşandığı yıllar olarak tarihin tozlu sayfalarında yerini alacaktır. İnsanoğlu var olduğu günden bugüne kadar kimi zaman barışı kimi zaman ise büyük savaşları yaşadı. Bu döngü şimdiye kadar hiç değişmedi, belki de hiç değişmeyecek. Ancak insanlık karşılaştığı büyük sorunları çoğu zaman olağan üstü çözümler geliştirerek bir şekilde aşmayı başardı. Belki de insanlığın bu becerisi, bugüne kadar soyunun tükenmesini önleyen başlıca nedenlerden birisi oldu.

Son zamanlarda küresel ısınma, açlık, yoksulluk, susuzluk, silahlanma, savaşlar vb. sorunlar günümüz dünyasının gerçekleri olarak karşımızda durmaktadır. Ancak yaşanan bütün bu olumsuzluklara rağmen insanlılığın günün birinde, bu sorunların da üstesinden geleceğine inanmak zorundayız. Bu sarmaldan çıkmamızın yolu belki de barışa dayalı yeni bir dünya düzenine olan inancımızı ve umudumuzu bütün dünya halkları ile birlikte var edebilmemizden geçmektedir.

Bugün dünyamızda milyonlarca çocuk açlık, yoksulluk, hastalık vb. önlenebilir nedenlerden dolayı acılar içerisinde bir yaşam sürmekte veya birçoğu yaşamlarının ilk yıllarında hayata gözlerini kapamak zorunda kalabilmektedirler. Önlemlerin alınmamasından dolayı zor koşullar altında eğitimsiz olarak yetişen çocukların ise dünyamızı barışa ve huzura götürmelerini nasıl bekleyebiliriz. Barışa ve adalete dayalı yeni bir dünya düzeni için bütün dünyada aynı değerleri paylaşan insanların yetiştirilmesi gerekmektedir. Bunu başarabilmenin yolu ise küresel olan dünyanın küresel olan çocuklarının yetiştirilebilmesidir.

Dünya barışı için küresel dünyanın yeni çocukları renk, dil, din, cinsiyet ve milliyet ayrımı gözetmeksizin bütün insanlığın bir bütün olduğu gerçeğinden hareket edilerek, bu bilinçle yetiştirilmelidir. İfade ettiğim şeyin günümüz dünyası gerçekleri ile çok fazla bağdaşmadığının ve yerel milliyetçiliğin bütün dünyada çok etkin olduğu bu günlerde ne kadar komik kaçtığının da farkındayım.

Ancak dünyamız barışa ve adalete dayalı olarak ayakta kalabilir. Aksi taktirde kuralsız ve hukuksuz bir dünya, patlamaya hazır bir mayın tarlasına benzer ki sonuçlarının ne olacağını kimsenin kestirmesi söz konusu olamayabilir.

Dünyadaki ve ülkemizdeki gerçekleri de göz ardı etmeden, dünya barışı için dünya insanını yetiştirmek zorundayız. Günümüz dünyasında savaşla ya da sömürüyle dünya barışını sağlamak imkansızdır. Unutulmamalıdır ki ya hep birlikte var olacağız ya da hep birlikte yok olacağız. Huzurevinde kalan yaşlı bir amcanın bana söylediği bir cümleyle sonlandıracak olursam aslında bütün bu yazıyı özetler nitelikte olabilir. "Ne ekersek onu biçeriz. Arpa ekip de buğday biçen gördünüz mü? Sevgi sevgiyi, barış barışı getirir” demişti. Zor da olsa bunu başarabilmenin yolu çok iyi yetiştirilmiş dünya çocukları ile sağlanılabilir diye umut etmek istiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder