ULUSAL İLETİŞİM AĞI

10 Eylül 2010 Cuma

Sosyal Hizmet Kuruluşlarında Maliyet Analizi

12 Kasım 2007



Maliyet analizi genellikle özel sektör tarafından uygulanan bir işletme kavramıdır. Ancak bu kavramın 1990’lardan sonra yeni kamu yönetimi anlayışı ile birlikte, tüm kamu kurum ve kuruluşlarında da hızlı bir şekilde uygulanılmaya başlandığı görülmüştür.

 Bu süreçte devletin daha etkin ve verimli hale gelebilmesi için küçültülmesi ve asli görevlerinin sınırlarına çekilmesi düşüncesi yaygın olarak kabul edilmiştir. Günümüzde bütün dünyada kamunun küçültülmesi kapsamında yer alan en önemli konulardan birisi de sosyal hizmetler ve sosyal yardımlardır. Devletler bu alanlardan çekilerek bu görevleri daha çok sivil toplum ve bir ölçüye kadar da belediyelere bırakmayı öngörmektedirler.

Ülkemizde de 2000’li yıllardan günümüze kadar bu yöndeki yasal düzenlemelerin süreç halinde devam ettiğini görmekteyiz. Bütün bu yasal düzenlemelere rağmen belediyeler ya da  merkezi yönetim tarafından kurumsal düzeyde verilen sosyal hizmet uygulamalarının birim maliyetlerinin oldukça yüksek olduğu görülmektedir. Bunun nedeni ise sosyal hizmet uygulamalarının tamamına yakının kurum bakımına dayandırılması ya da sosyal yardımların büyük çoğunluğunun kime, neden, nasıl, dağıtılacağının tam bir standardizasyona bağlanamamış olması gösterilebilir.

Örneğin çocuk yuvasındaki korunmaya muhtaç bir çocuğun devlete aylık bakım maliyeti yaklaşık olarak 1.200 – 1.500 YTL arasındadır. Ayrıca huzurevinde kalan bir yaşlının da ortalama olarak devlete aylık maliyeti en az 1.200 YTL civarındadır. Bu maliyet rakamları ister istemez insanın aklına şu soruları getirmektedir. Türkiye genelinde yaklaşık kaç kişi bu düzeyde maaş alabilmektedir? Asgari ücretle çalışıp eşine ve çocuklarına bakmaya çalışan insanlar ayda sadece 500-600 YTL ile geçinmeye çalışırken sadece bir kişinin maliyetinin bu rakamların iki katından bile fazla olması düşündürücü değil midir?

Zaten kurum bakımı bütün dünyada özel vakalar hariç tercih edilmeyen bir bakım modeli olduğuna göre bu bakım modelini bu kadar yüksek birim maliyetleri ile sürdürmeye çalışmak sizce de gereksiz değil mi? Artık günümüzde insan doğasına daha uygun ve maliyeti daha düşük olan yeni sosyal hizmet yaklaşımları bilimsel kabul gören gerçekler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Ülkemizde kamu kaynaklarının sınırlılığı göz önüne alınacak olursa daha az kaynakla daha fazla insanımıza hizmet vermek zorunda olduğumuz gerçeği önümüzde durmaktadır. Ayrıca mevcut sosyal hizmet kuruluşlarının maliyet analizi açısından ne kadar profesyonelce yönetildiği  ayrıca araştırılması gereken bilimsel bir konudur.

Sonuç olarak ülkemizde sosyal hizmet kuruluşlarında fayda ve maliyet analizi yapılmalıdır. Çünkü mevcut kaynaklarla şuan hizmet verilen müracaatçı kesimin en az üç ya da dört katına hizmet vermek söz konusu olabilir. Yeterki bilimsel ve sağlıklı değerlendirmeler altında gerekli yasal düzenlemeleri yapabilelim. Aksi takdirde kısa süre sonra sosyal güvenlik sisteminde yaşanan finansman sorularının daha olumsuzlarını sosyal hizmet ve sosyal yardım alanında yaşamamız söz konusu olabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder