ULUSAL İLETİŞİM AĞI

10 Eylül 2010 Cuma

Ülkemizde Çocuk Politikasının Gerekliliği

17 Eylül 2007

Eylül ayının bu güzel günlerinde, okullar açılırken her yıl yaşanan heyecanların ve mutlulukların tekrarlandığını, yine her yıl okullar açılırken yaşanan öğretmen eksikliği yada sınıfların kalabalılığı vb. sorunlarında devam ettiğini görmekteyiz.
Çocuklarımız ve aileleri için bu güzel koşuşturmaların yaşandığı bu günlerde yazılı ve görsel medyaya yansıyan bir kız çocuğumuza ilişkin haber insanın uykusunu kaçıracak derecede rahatsız ediciydi. 12 yaşındaki bir kız çocuğuna üvey babasının tecavüz etmesi sonucu kızın hamile kalması ve babanın bu suçtan dolayı tutuklanarak yargılanması sürecini içermekteydi. Aslında Ensest olayının ne kadar vahim bir şey olduğu ve yaygınlığı konusunu merak edenler için sevgili hocam Prof Dr. Oğuz Polat’ın bu konuya ilişkin kitapları ve makaleleri oldukça ilginç bilgiler içermektedir. Arzu eden herkes bu kaynaklardan rahatlıkla konuya ilişkin detaylı bilgiler elde edebilir.

Ancak benim bu haberde dikkatimi çeken yaşanan olaydan daha çok mahkemenin vermiş olduğu karardı. Yapılan yargılama sonucu babaya 5 yıl ceza indirimi öngörülmekteydi. İndirim gerekçesi olarak ise, 12 yaşında ve üvey babasından doğum yapmak üzere olan kız çocuğunun psikolojisininin bozulmadığı gerekçe olarak gösterilmekteydi. Niyetim mahkeme kararının doğruluğu ya da yanlışlığını irdelemek değil, aksine kararın ilginç gelmesi ve Sosyal Hizmet Uzmanı olarak konunun dikkatimi çekmesidir.

Yaşanan her olumlu ya da olumsuz olay kendi iç dinamiklerine göre ele alınmalıdır. Mahkemenin vermiş olduğu kararda bu doğrultuda olabilir. Ancak henüz 12 yaşında olan bir çocuğun yaşadıklarının tam anlamıyla farkında olduğunu ve ruh sağlığının bozulmadığını kim iddia edebilir ki? Bu tür vakalarda çocuk ancak sosyalleşme ile birlikte babasının ona yaptığının bir yanlış olduğunu algılayabilmekte aksi taktirde yaşadıklarını çok sıradan ve doğal görebilmektedir. Bu tür olaylar başkaları tarafından fark edilmediği sürece uzun yıllar devam edebilmekte ve çocuklara da normal bir olaymış gibi gelebilmektedir.

Bu kızımız da belki henüz yeterince olayları algılayamıyor olamaz mı? İleri ki süreçte henüz tam anlamıyla farkında olmadığı bu sürecin sosyal ve psikolojik sorunlarını yaşamayacak mı? Ömrü boyunca bu yaşadıklarına normal bir olaymış gibi bakıp, çocuğunu sevebilecek mi?

Çocuk ihmal ve istismarının bu kadar yaygınlık gösterdiği günümüzde ceza indirimlerinin bu tür hastalıklı insanlar üzerinde cesaretlendirici etkileri olabilir mi? Bu çocuğu ruh sağlığı yerinde diyerek sorunları ile yalnız bırakmak doğru olabilir mi?

Bu ve benzeri olaylar ne yazık ki her toplumda ve her dönemde yaşanabilen olumsuzluklardır. Ancak önemli olan yaşanan bu olumsuz olaylardan çıkarılması gereken derslerin çıkarılması ve gerekli yasal önlemlerin almasıdır. Bu önlemlerin başında ise ülkemiz için acil önem taşıyan çocuk politikasının oluşturulması ve uygulanabilirliğinin sağlanması gelmelidir. Aksi takdirde 12 yaşında babası tarafından tecavüze uğramış ve doğum yapmak üzere olan çocuğa yetişkin ve ruh sağlığı yerinde muamelesi yapmaya devam ederiz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder